31. Mai 2013

Tarih tekerrürden ibarettir

Ibrahim (asm)'in döneminde iktidar sahibi Nemrut idi, ve Ibrahim (asm) bu iktidari yikmak icin gönderildi. Musa (asm)'in döneminde iktidar sahibi Firavun idi, ve Musa (asm) da bu iktidara meydan okuyarak israilogullarini zalimlerin elinden kurtardi. Son peygamber Muhammed (asm)'in döneminde, dönemin iki süper gücü olan Roma ve Bizans (Dogu Roma) bir tarafta, Persler diger tarafta. Görüyoruz ki Muhammed (asm) da Pers ve Roma'yi isaret ediyor, fetihleri bu ülkelere dogru yönlendiriyor idi. Rasulullah (asm)'in bu iktidarlarin nüfuz alanini büyük ölcüde daralttigini görüyoruz. Herakliyos ve Kisra'ya gönerdigi mektuplardan anlasildigi gibi, dönemin süper güclerine Islam'in degismez hakikatlerini kendilerine bildirdikten sonra, özellikle kendinden sonra Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer'in halifeligi döneminde, Halid b. Velid (ra) komutasinda bu ülkeler hedef secilmistir. Elbette bu hedef, tüm insanligi karanlilardan aydinliga cikarmak, egemenligi insanlarin elinden alip, gücün ve iktidarin yegane sahibi olan ALLAH'a döndürülmesi icin secilmistir.

Türkler Islam sancagini 6 Mart 1924'e kadar tutmus, sonunda 1. dünya savasindaki maglubiyetin etkisiyle hilafet kaldirilmis, Islam ümmeti 1. dünya savasinin galip gücleri tarafindan paramparca edilmisti.

1. ve 2. dünya savaslarindan sonra demokrasi (amerika, avrupa) ve sosyalizm (rusya, cin) bloklarinin batida ve doguda kurduklari "imparatorluklari" günümüze kadar yeryüzüne, hatta ulasabildikleri gökyüzüne egemen olma gayretindeler. amerika ve rusya soguk savastan sonra dialog yoluna girse bile, cikarlarinin geregi gizli, örtülü savaslarina devam etmektedirler.

Nasil ki Roma ve Pers imparatorluklari yüzyillardir birbirileriyle savasmislar, sonunda Rasulullah (asm) ISLAM ile gelmis ve bu iki gücün planlarina comak sokmus. Hatta ne Roma ne de Pers tek basina iktidar sahibi olamamis. Oyunlar bozulmus, fetihlerin de etkisiyle iktidar, Arap yarimadasina, Kuzey Afrika'ya ve Asya'nin büyük bir kismina ALLAH'in hükmünü yerlestirmistir. Osmanli döneminde de dünyanin süper gücü haline gelmistir Müslümanlar.

Simdi tekrar bir dönüm noktasina gelinmistir.

Arap bahari dedikleri isyanlar aslinda Islam düsmani zalimlerin bekledigi bir olaydir. Özellikle 90'li yillarin basinda Müslümanlarin sosyal ve siyasi durumlarinin analizinde, Müslümanlar'in bir "patlama" yapacagi öngörülmekteydi. Bunun da sebebini zalimler cok iyi bilmekteler. Krallarin, diktatörlerin zulmü altinda Müslümanlar hep sahlanisa kalkmistir. Tarihe baktigimizda bunun sayisiz örneklerini zalimler de cok iyi arastiriyor ve yeni projelerinde göz önünde bulunduruyorlar.

Burada da ellerinde bir koz bulunmaktadir: sosyalizm cökmüs, siyasi sistem olarak demokrasi ön plana cikmistir. Sovyetler birliginin yikilmasinda demokratlarin payi ne kadar büyükse, diktatörlüklerin yikilmasinda da demokratlarin o kadar payi vardir.

Askeri hakimiyetleri asikar olan, siyasi olarak demokrasinin hizla yayildigini görüyoruz, özellikle de Müslüman ülkelerde. Bunun yaninda önce askeri, sonra da siyasi olarak elde edilen kazanimlarini stratejik olarak da sürdürmekteler.

Zalim amerika kendine tehdit olarak gördügü sosyalizmi siyasi manevralarla, özellikle de insanlar üzerinde müthis bir propaganda etkisi yaparak, medyasiyla, ekonomisiyle, yasam kültürüyle kendine kazandirmistir.

Kendine kazandiramadigi, ve stratejik olarak hayati öneme sahip bölge Ortadogu bölgesidir. Burada müttefik Türkiye, Suud-i Arabistan ve amerika'nin 1 numarali emniyet sibobu israil, amerikan hegemonyasinin temel direklerindendir. Bu direkleri sallayan Iran, Suriye, Hizbullah ve Hamas, amerika'nin planlarina büyük capta comak sokmaktalar. Rusya'nin da isine gelen bu eksenin tam ortasinda Suriye vardir. Bu ekseni etkisiz hale getirmek isteyen amerika, karsisinda Rusya oldugu icin istedigi gibi at kosturamamakta.

- Libya devrim süreci 8 ay sürmüstür
- Tunus devrimi 2 ay gibi kisa bir sürede tamamlanmistir
- Misir devrimi cok daha kisa sürede Hüsnü Mübarek'in istifasiyla gerceklesmistir.

Peki Suriye'de? 2 senedir bir (ic) savas yasaniyor ve Ruslarin destegiyle bugüne kadar zalim Esed iktidarda...

devam edecek insaA

24. Mai 2013

Türkiyeli Müslümanlara Çağrı

Ey Türkiye'li Müslümanlar!
Anadolu'da birtakım evler hazırlayın ve evlerinizi kıbleye karşı yapın ve namazı kılın ve müminlere müjde verin. (Yunus Suresi 87. ayet)
 
Rabbimiz ALLAH, Müslümanları, Peygamberleriyle, Kuran'la, amerika'ya ve ileri gelen adamlarına (avrupa, israil gibi) bir uyarici olarak gönderdi. (Hud Suresi 97. ayet)

Türkiye'li Müslümanlar: "Biz gerçekten âlemlerin Rabbi olan Allah'ın peygamberinin izinden gidenleriz." demeniz icin.
Rabbimiz "Haydi, gidin amerika'ya, çünkü amerika çok azdı." demektedir.
Rabbimiz, Türkiye'li Müslümanlar'a nida ediyor "Gidin o zalim amerika'ya ve cemaatine (onlara dost halklara). Bunlar amerika'nin emrine uydular. Halbuki amerika'nin emri hak değildir. "amerikan kavmine de dostlarina da sorun, hâlâ sakınmayacaklar mı?" 

Bizler de diyoruz ki "Ey amerika! Pekâlâ bilirsin ki, bu mucizeleri, birer ibret olmak üzere, ancak göklerin ve yerin Rabbi indirdi. Ey amerika! Bizler de seni helak olmuş zannediyoruz." 
 
"Bizler hesap gününe inanmayan her kibirliden, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbiniz olan Allah'a sığınırız" (Mü'min Suresi 27. ayet)

Karun'u, Firavun'u ve Hâmân'ı da (helak ettik). Andolsun ki, Musa onlara apaçık deliller getirmişti de onlar yeryüzünde büyüklük taslamışlardı. Halbuki (azabımızı aşıp ) geçebilecek değillerdi. Biz de onu ve askerlerini yakalayıp denize atıverdik. Bir bak, zalimlerin sonu nice oldu! (Ankebut Suresi 39. ayet, Kasas Suresi 40. ayet)

Ey Türkiye'li Müslümanlar! 
Siz gerçekten Allah'a iman ettinizse, O'na samimiyetle teslim olan müslümanlardan oldunuzsa artık O'na güvenin! Bizler Allah'a güvendik. "Ey Rabbimiz, bizi o zalim amerikan kavminin fitnesine uğratma!" deyin.
"Bizi rahmetinle o zalim kavmin elinden kurtar!" deyin (Yunus Suresi 85. ve 86. ayet) ve deyin ki "Ey Rabbimiz! Sen amerika'ya ve adamlarına şu dünya hayatında göz kamaştırıcı zenginlik ve bol bol servet verdin. Ey Rabbimiz! Senin yolundan saptırsınlar diye mi? Ey Rabbimiz! Onların mallarını sil süpür ve kalblerine sıkıntı düşür. Çünkü onlar o acıklı azabı görmedikçe iman etmeyecekler."
(Yunus Suresi 88. ayet)

...ve Allah buyurdu: "Hepinizin de duası kesinlikle kabul olundu. Siz yine doğru ve dürüst olmaya devam edin. Kendini bilmeyenlerin yoluna sakın uymayın." (Yunus Suresi 89. ayet)    

Kur-an-i Kerim'den Firavun'la ilgili ayetlerden esinlenerek yazilmistir. 

23. Mai 2013

Tevhid kolaydır

Bismillahirrahmanirrahim
Tevhid kolay anlatilir, kolay da anlasilir...
Tevhid'i bilip de genclere anlatmayanlar bunun hesabini ALLAH'a nasil verecekler?
Baskanlik sistemine degil, Tevhid'e ihtiyac vardir. Tevhid, insanlarin gönül rahatligiyla yasamasi icin ihtiyaclarinin tümünün toplandigi yegane merkezdir.
Laiklik, demokrasi, insan haklari, sosyalizm, kapitalizm ve tüm insani sistemler nedir ki Islam seriatinin yaninda? ALLAH degil midir insani yaratan, insana kalemi, ilimi, bilimi ögreten?
Öyleyse Ey insanlar, özellikle de Ey inananlar...önceliginizi belirleyin, ve gelin ilk siraya, zihninizde ve kalbinizde, ilk siraya Tevhid'i yerlestirin...öyle yerlestirin ki, kimse hickimse, onu oradan söküp alamasin, öyle yerlestirin ki nefsinize ve seytana gerektiginde LA diyebilin, DUR diyebilin, STOP diyebilin...
Son sözüm Tevhid düsmanlarina olacak...ayaginizi denk alin, kiminle ugrastiginizin farkinda misiniz?
"Hayır eğer bundan vazgeçmezse onu perçeminden (Alın azgın ve kibirli bir insanın yukarı diktiği en yüksek organıdır) yakalarız.
O yalancı günahkar perçeminden.
O zaman gitsin de taraftarlarını çağırsın.
Biz de zebanileri çağıracağız." (Alak Suresi 15-18)
velhamdulillahirabbilalemin

17. Mai 2013

Dünya dengeleri ve dengesizleri

Bir senelik aradan sonra, önce ömür verene, nefes yetirene, tüm alemlerin Rabbi olan ALLAH'a hamd olsun. Onun ismiyle baslarim, cünkü yazmayi ögreten O'dur, Esma-i Ilahisinin tecellileriyle kainatin her zerresine Hakim olan O'dur. Ümmeti olmak icin calistigimiz, tüm insanlara, ve dahi kainata rahmet olarak gönderilen, ALLAH'in son Rasulü, son Peygamberi, Mekke'li Abdullah'in oglu Muhammed'e salat ve selam olsun. Onun seckin yildizlari olan fedakar sahabelerine ve ailesine selam olsun.
Ve selam bu kafilenin bugüne kadar ve bundan sonra yolcusu olan tüm sorumlu Müslümanlara olsun.

Insan olarak dünyada zirve yapanlar. muvahhid MÜSLÜMANLARDIR:
Dünya dengelerini sarsan, dengesizleri dengeleyen...karanliklardan aydinliga cikaran yegane güc ALLAH'a ve onun sistemine teslim olan Müslümanlarin Hidayet Cagrisi olmustur, ve bu Cagri...Tevhid'e cagridir, yani yerlerin ve göklerin Rabbi olana hakkini teslim etme, cagrisidir. Ve bu hak, hakiki manada teslim edildiginde yeryüzüne ve gökyüzüne huzur, denge, baris, esenlik, hayat hakim olmustur. Ne zaman ki insan yerlere ve göklere egemen oldugunu zannettiyse kaos, savas, katliam, hüzün meydana gelmistir. Bundan dolayi Rabbimiz azze ve celle Peygamberler göndermistir. Onlar bozulan dengeleri yeniden tesis etmek icin, dengesizleri uyarmak icin secilmislerdir...zalimlerin karsisina dikilip onlarin tahtlarini sallamislardir.
ALLAH'in gönderdigi son peygamber ve ona vahyettigi sözler, daha ilk günkü tazeligiyle gözümüzün önünde (Kur'an), gönlümüzde, zihnimizde taptaze sunulmus bir enerji kaynagi olarak duruyor.

Ve yine dengeler bozuk:
Hakim gücler, Müslümanlarin kanlari üzerinde kurduklari dengelerin bozulmamasi icin, isgal, komplo, sinsi oyunlariyla zulümlerini araliksiz sürdürüyorlar. Bunu da insan haklari ve demokrasi gibi kavramlarla süsleyerek tüm dünya insanlarina pazarlamaktalar. Bir taraftan kendi ülkelerinde hakimiyetlerini saglamlastirmak, diger taraftan Islam ülkelerini hem maddi hem de manevi alanlarda hakimiyet alanlarina almak icin bütün güclerini seferber ediyorlar. Ne yaziktir ki, hicbir Islam beldesi bugün bagimsiz kaynaklardan (yani Rabbilalemin'in insanlarin faydasina sundugu hersey) istifade edemekteler. Dünya dengelerini elinde tutan hakim gücler, dengesiz Müslümanlari da yanlarina alarak hakimiyetlerini Islam beldelerinden sömürdükleri kaynaklarla ayakta tutmayi basarmislardir.

Bundan dolayidir ki, ne zaman bir devlet, millet, toplum, cemaat veya bir grup Tevhid ile geldiyse, Tevhid'e cagirdi ise, muvahhid Müslümanlar hapislere doldurulmus, asilmis, kesilmis, vurulmus, evleri baslarina yikilmis, sehirleri ve ovalari talan edilmis, taa ki günümüze kadar.

Ve biz diyoruz ki...
Ne yaparlarsa yapsinlar...dünya dengelerini nasil dizayn ederlerse etsinler...ama unutmasinlar ki:
Hakimiyet kayitsiz sartsiz ALLAHIN HAKKIDIR ve bu hak icin, hakkin hakimiyeti icin mallariyla ve canlariyla mücadele edecek nice yigitler ALLAH'a olan sözlerini yerine getirmek icin beklemektedirler.
محمد رسول الله‎   لا إله إلا الله
Cumaniz mubarek olsun

Aziz Yoldaşım

Mukaddime 'Oku, Anla ve Yaz!'  - Peki, nasıl okuyayım? Nasıl anlayayım? Nasıl yazayım? 'Yaratan Rabb’inin adıyla Oku, y aratan R...